Hayatının en iyi yatırımlarını yap

2 €'dan başlayarak güvence altına alın
Analyse
Profil
🇺🇸

Birleşik Devletler İthalatlar

Hisse Senedi Fiyatı

330,188 Milyar USD
Değişim +/-
-5,043 Milyar USD
Yüzde Değişim
-1,52 %

Mevcut İthalatlar değeri Birleşik Devletler'de 330,188 Milyar USD’dir. İthalatlar, Birleşik Devletler'de 01.02.2024 tarihinde 335,231 Milyar USD iken 01.03.2024 tarihinde 330,188 Milyar USD'ye düştü. 01.01.1950 ile 01.04.2024 arasında ortalama GSYİH, Birleşik Devletler'de 85,92 Milyar USD’dir. Tüm zamanların en yüksek değeri 01.03.2022 tarihinde 348,56 Milyar USD ile ulaşıldı, en düşük değer ise 01.03.1950 tarihinde 577,00 Milyon. USD olarak kaydedildi.

Kaynak: U.S. Census Bureau

İthalatlar

  • 3 Yıl

  • 5 Yıl

  • 10 Yıl

  • 25 Yıl

  • Max

İthalatlar

İthalatlar Tarihçe

TarihDeğer
01.03.2024330,188 Milyar USD
01.02.2024335,231 Milyar USD
01.01.2024326,275 Milyar USD
01.12.2023324,802 Milyar USD
01.11.2023321,284 Milyar USD
01.10.2023325,116 Milyar USD
01.09.2023323,864 Milyar USD
01.08.2023318,137 Milyar USD
01.07.2023318,53 Milyar USD
01.06.2023315,873 Milyar USD
1
2
3
4
5
...
90

İthalatlar ile Benzer Makro Göstergeleri

AdıGüncelÖncekiFrekans
🇺🇸
Altın rezervleri
8.133,46 Tonnes8.133,46 TonnesÇeyrek
🇺🇸
Cari Hesap
-237,645 Milyar USD-221,784 Milyar USDÇeyrek
🇺🇸
Cari Hesap GSYİH'ya
-3 % of GDP-3,8 % of GDPYıllık
🇺🇸
Cari Hesap Malları
-277,727 Milyar USD-264,616 Milyar USDÇeyrek
🇺🇸
Cari İşlemler Hizmetleri
73,921 Milyar USD73,706 Milyar USDÇeyrek
🇺🇸
Haftalık Ham Petrol Üretimi
13,631 Milyon. Barrels Per Da13,513 Milyon. Barrels Per Dafrequency_weekly
🇺🇸
Ham petrol üretimi
13.401 BBL/D/1K13.206 BBL/D/1KAylık
🇺🇸
İhracatlar
263,666 Milyar USD261,607 Milyar USDAylık
🇺🇸
Netto uzun vadeli TIC akımları
123,1 Milyar USD102,6 Milyar USDAylık
🇺🇸
Oto ihracatı
76.2 68.4 Aylık
🇺🇸
Petrol İhracatı
8,856 Milyar USD8,391 Milyar USDAylık
🇺🇸
Sermaye Akışları
66,2 Milyar USD104,2 Milyar USDAylık
🇺🇸
Silah satışları
11,287 Milyar SIPRI TIV15,592 Milyar SIPRI TIVYıllık
🇺🇸
Terörizm Endeksi
4,141 Points4,799 PointsYıllık
🇺🇸
Ticaret Dengesi
-100,617 Milyar USD-97,954 Milyar USDAylık
🇺🇸
Ticaret Dengesi
-73,836 Milyar USD-83,795 Milyar USDAylık
🇺🇸
Ticaret Koşulları
107,849 points108,497 pointsÇeyrek
🇺🇸
Turist Gelişleri
6,163 Milyon. 7,528 Milyon. Aylık
🇺🇸
Turizm gelirleri
20,709 Milyar USD21,065 Milyar USDAylık
🇺🇸
Yabancı Doğrudan Yatırımlar
73,296 Milyar USD67,824 Milyar USDÇeyrek
🇺🇸
Yurtdışı Borçlanma
26,467 Bio. USD25,985 Bio. USDÇeyrek

Amerika Birleşik Devletleri, dünyanın en büyük ikinci ithalatçısıdır. 2022 yılında, başlıca ithalat kalemleri tüketim malları (yüzde 27), sermaye malları (yüzde 26) ve endüstriyel malzemeler (yüzde 25) olup, bunları otomotiv araçları, parçalar ve motorlar (yüzde 12) ile gıda, yem ve içecekler (yüzde 6) takip etmiştir. Çin'den yapılan sevkiyatlar toplam ithalatın yüzde 17'sini oluştururken, bunu Meksika (yüzde 14), Kanada (yüzde 13), Japonya (yüzde 4.5) ve Almanya (yüzde 4.5) izlemiştir.

İthalatlar nedir?

**İthalat: Küresel Ekonomideki Rolü ve Türkiye Ekonomisi Üzerindeki Etkileri** İthalat, bir ülkenin ekonomik canlılığı ve refahı üzerinde büyük bir etki yaratır. Bir ülke, kendi ihtiyaçlarını yerel kaynaklarla karşılayamadığında veya daha uygun maliyetlerle yurtdışından temin edebileceğinde, ithalat yoluna başvurur. Bu süreç, küresel ticaretin ve ekonomik globalleşmenin temel taşlarından biridir. Eulerpool'da, makro ekonomik verileri derinlemesine analiz ederken, ithalatın bir ülkenin ekonomisindeki kritik rolünü anlamak esastır. İthalat, yalnızca malların yurtiçine getirilmesinden ibaret değildir; aynı zamanda hizmetlerin, teknolojinin ve bilginin de ulusal sınırlar ötesine taşınması anlamına gelir. Bir ülkenin ithalat yapmasının başlıca sebeplerinden biri, belirli ürün veya hizmetlerin yurtiçinde üretilememesi ya da yurtdışında daha kalitesi yüksek veya daha ucuz olmasıdır. Örneğin, Türkiye'nin petrol, doğalgaz ve bazı endüstriyel hammaddeler gibi kritik kaynaklarını büyük ölçüde ithal etmesi gerekir. Enerji ithalatı, Türkiye’nin enerji ihtiyacını karşılamak için gereklidir ve bu, ülkenin ekonomik büyümesi ve sanayileşmesi için temel bir faktördür. İthalatın makroekonomik etkileri, ticaret dengesi, döviz kurları, istihdam ve enflasyon gibi kilit ekonomik göstergeler üzerinde kendini gösterir. Ticaret dengesi, bir ülkenin ithalat ve ihracat arasındaki farkı belirler. İthalatın ihracattan fazla olduğu bir durumda, ülke ticaret açığı verir ve bu durum uzun vadede sürdürülebilir olmayabilir, zira döviz rezervlerinin azalmasına neden olabilir. Döviz kurları üzerindeki etkileri ise daha karmaşıktır; aşırı ithalat döviz talebini artırarak yerel para biriminin değer kaybetmesine neden olabilir. Eğer ithalat, üretim sürecinde kullanılacak ara mallar ve hammaddeler gibi ürünleri kapsıyorsa, bu durum üretkenliği ve verimliliği artırabilir. Ancak, tüketim mallarının ithalatı yerel ürünlerle rekabete girerek yerli üreticileri zor durumda bırakabilir. Bu durum, uzun vadede yerli sanayinin gelişimini yavaşlatabilir ve işsizliğin artmasına sebep olabilir. Türkiye özelinde baktığımızda, ithalatın ekonomi üzerindeki etkisini anlamak için belirli sektörlere dikkatlice bakmak gerekir. Türkiye, otomotiv, tekstil, elektronik ve beyaz eşya gibi birçok sektörde önemli bir üretim kapasitesine sahiptir. Bu sektörlerin büyük bir kısmı, üretim süreçlerinde ithal edilen ara mallarına büyük ölçüde bağımlıdır. Örneğin, otomotiv sektörü, yüksek kalitede çelik ve elektronik bileşenler gibi ara mallarını ithal eder. Bu malzemelerin yurtdışından temin edilmesi, yerli üreticilerin dünya pazarında rekabetçi olabilmeleri için hayati öneme sahiptir. Türkiye'nin ithalat portföyü, büyük ölçüde enerji kaynakları ve sanayi mallarına dayanmaktadır. Enerji ithalatı, Türkiye'nin toplam ithalatının önemli bir kısmını oluşturur ve bu durum, döviz rezervleri üzerindeki baskıyı artırır. Enerji fiyatlarının uluslararası piyasalarda dalgalanması, Türkiye ekonomisi üzerinde doğrudan bir etkiye sahiptir. Yüksek enerji maliyetleri, üretim maliyetlerini artırarak enflasyona yol açabilir. Bu durum, Türkiye'nin büyüme potansiyelini sınırlayabilir ve dış ticaret açığını genişletebilir. İthalatın enflasyon üzerindeki etkisi karmaşıktır. Döviz kuru ile ithalat fiyatları arasındaki ilişki, yerel fiyat seviyesi üzerinde doğrudan etkilidir. Döviz kurunun değer kaybetmesi, ithalat maliyetlerinin artmasına ve dolayısıyla genel fiyat seviyesinin yükselmesine neden olabilir. Bu durum, ithal girdi maliyetlerini artırarak, yerli üreticilerin maliyetlerini etkileyecek ve bu da nihai ürün fiyatlarına yansıyacaktır. Enflasyonist baskılar, merkez bankasının para politikalarını sıkılaştırmasına neden olabilir ve bu da ekonomik büyüme üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olabilir. Türkiye'nin ithalat yapısının bir diğer önemli yönü de, teknoloji ithalatıdır. Yüksek teknoloji ürünlerinin ithalatı, yerli üretim kapasitesini ve verimliliği artırmak için kritik öneme sahiptir. Teknolojik gelişmeler, üretim süreçlerinde verimliliği artırarak maliyetleri düşürebilir ve rekabet gücünü artırabilir. Ancak, teknoloji ithalatı ile ilgili olarak dikkate alınması gereken bir diğer önemli nokta, fikri mülkiyet hakları ve lisans anlaşmalarıdır. Bu anlaşmalar, yerli üreticilerin inovasyon kapasitesini sınırlayabilir ve bağımlılığı artırabilir. İthalatın bir ülkenin ekonomik stratejileri üzerindeki etkisi, hükümet politikaları ve ticaret anlaşmaları ile de şekillenir. Türkiye, Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği anlaşması kapsamında birçok ürünü gümrüksüz olarak ithal edebilmekte ve bu durum, ticaret hacmini artırmaktadır. Ancak, bu tür ticaret anlaşmaları, yerli üreticiler üzerinde rekabet baskısı yaratabilir ve korumacı politikaların tasarlanmasını gerektirebilir. Türkiye'nin serbest ticaret anlaşmaları ve ikili ticaret anlaşmaları, ithalatı kolaylaştırırken aynı zamanda yerli sanayinin gelişimine yönelik politikaların da düzenlenmesini gerektirir. Sonuç olarak, ithalat, küresel ekonomik entegrasyonun vazgeçilmez bir parçasıdır ve bir ülkenin ekonomik yapısının şekillenmesinde kritik bir rol oynar. Türkiye'nin ithalat yapısı, hem fırsatlar hem de riskler barındırmaktadır. İthalatın ekonomik etkilerini yönetmek için dengeli bir ticaret politikası ve stratejik planlama gerekmektedir. Eulerpool olarak, makro ekonomik verilerin doğru ve kapsamlı bir şekilde analiz edilmesi, bu tür ekonomik süreçlerin daha iyi anlaşılmasını ve daha etkili stratejilerin geliştirilmesini sağlayabilir. İthalatın makroekonomik dinamiklerini anlamak, Türkiye’nin sürdürülebilir ekonomik büyüme ve kalkınma hedeflerine ulaşmasında önemli bir adımdır.